KENDİMİZİ TANIMADAN YAPILAN
YETİŞKİN GÖRÜNÜMLÜ ÇOCUK BİLİNÇLERİN YAPTIĞI EVLİLİKLER
Bizler bir ailede dünyaya gözümüzü açar anne ve babamızın evliliklerini rol model olarak algılayarak anlam yükleyerek doğru zannederek gelişiriz. Hatta anne ve babamızın koşullu sevgisi ile büyürüz. sevmenin sevilmenin gerçek zannettiğimiz bir sevgi modeli ile çocuk anne ve babasında alamadığı sevgiyi,değeri,ilgiyi,güveni almadan büyür gelişir içindeki o eksiklik duygusu ile hayatına birini alır aslında bilinçli seçim yaptığını zanneder, aslında iş tam olarak öyle değildir. bilinçaltı içindeki çocuğun eksiklik duygusu ile birinin onu tamamlaması ile hayatına seçtiği eştir. ilk başlarda evlilik harika ilerler kadın anne babasından almadığı sevgi ,ilgi, değer, saygı eşinden kendini tamamlar. Yanılgı bur da başlar birinin bizi tamamlaması değil kendimizin içindeki o eksik hissini anne babadan alamadığı her ne ise içimizdeki o çocuğu iyileştirmek bizim sorumluluğumuzdadır.
Zaman sonra ilk zamanlarda yaşanan yoğun aşk ve sevgi duygusu yerini kavga, tartışma ve sorunlara yol açar. Çünkü bir zaman eşler birbirine karı koca değil anne babalık yapmaya başlar. Aradaki çekim erotizm yok olur.
Sonrası boşanmalar kaçınılmazdır.
Öncelikle farkında olalım şu an her ne yaşıyorsan aslında karşı tarafı suçlamak değil kendi birey olma sorumluluğunu alıp içindeki çocuğun şefkatle yaralarını kişinin destek alarak yapması içindeki çocuğu yetişkin birey bilincine ulaştırması gerekir.
Tüm çalışma alanlarımız budur.
0,7 yaş 14,18 yaş Bebek bilinci
7,14 yaş Çocuk bilinci
Ergen bilinci
Ve yetişkin bilincine ulaşmaktır.
Kişi kendi bireyselliğini kendini tanımadan kim olduğunu bilmeden yaptığı evliliklerde bunu fark etmesi gerekir.
Yapılan tüm çalışmalar bilinç altında travmalar algılar bakış açıları değiştirmektir. Tekniklerle dönüşüm sağlamaktır.
Öncelikle anne ve babanın kaderinden ayrışmak onların evlilikleri, bakış açıları öğretileri algıların kişiden ayrıştırmak – kişinin ruh zihin beden bütünselliği ile buluşturmaktır.
Kişi kadın ve erkek ilişkilerinde öncelikle kadının ve erkeğin kendine sorması gereken soru şudur. Evlendiğim kişi anneme mi benziyor babama mı.Verilen cevap üzerine çalışmalarımız işleyiş belirlenir.
Eşler birbirinin aynasıdır. İlişkilerde ya da hayat yolunda karşılaştığınız herhangi bir durum olay kişi sizi içsel olarak tetikliyor ise fark edilmesi gereken nokta içeride dönüşmesi gereken içimizdeki çocuğa ait bir travmadır.
Ve ilişkiler eşlerin bu büyüme yolunda birbirini büyütür. Bizlerde bu yolculukta rehberlik ediyoruz.
BU KONUDA SİZE REHBERLİK ETMEMİZİ DİLERSENİZ BİZİMLE İLETİŞİME GEÇEBİLİRSİNİZ, ŞİMDİ SIRA SİZDE.
KENDİ HAYATININ FİLMİNİN KAHRAMANI SENSİN
Hatırla Kendini
Önemli olan nokta senin mutluluğun. Filmin başrolü sensin hayatına giren herkes figüran oyuncu bu senaryoyu kalite katmak zorundasın yani kendine kalitesiz bir filme kalitesiz oyuncular girer bunlar değiştirmek senin elinde sen değiştiğinde kendinle olan ilişkin değiştiğinde çevren dahil herkes değişecektir. bakış açını algılarını hayatın kaderini değiştirmek istersen biz senin yanındayız neyi istemediğini bildiğinde neyi istediğin ortaya çıkacaktır.
YELİZ GÖKDENİZ AKARSU